Tenis kortlarında sadece tenis mi oynanır? Aslında gizli bir dram da vardır.

İster tenis kulübü ister halka açık kortlar olsun, küçük hüsranlar ve büyük öfkeler hep yaşanır. Rekabet büyüdükçe tepkiler de değişir.

Kortu tekmeleyenler, yumruk sıkanlar, dua edenler, uğur yapanlar.

Kimi kort çizgilerine basmaz, kimi de puanı kazandığı topla servis atmaya devam eder. Turnuva boyunca yıkanmayanlar da görülmüştür kimseyle konuşmayan da. Zavallı raketler kızılıp tellere atılır veya zemine çarpılır, veya sevinçten havalara uçar. İçerdeki toplar dışarda görülür, hakemler suçlanır ve varsa top toplayanlar da bundan nasibini alır. Arkadaşlıklar bile sorgulanır. Sporcunun yüzünde utanç, gurur, coşku ve umutsuzluk serisi görülür.

Kimi kortta adeta başkası olur, kızgın ve saldırgan. Kimisi de heyecandan donar kalır.

Bir tenis maçını ilk defa seyreden için, ilk ve son sayı arasında bu dramın nasıl yaşandığına inanması güçtür.

Bazıları için ne olursa olsun kazanmak önemlidir. Bazısı maçı asla bırakmaz fakat eline gelen maç puanını harcar ve maçı kaybeder.

Bazıları nasıl oynadığıyla değil kortta nasıl göründüğüyle ilgilidir.

Kimi rakibini aldatır kimi de sadece kendini.

Kimileri sürekli övünür durur kimileri de hep kendini kötüler.

Aslında pek azı korta sadece eğlence ve egzersiz için çıkar.

Tenisi bir kişilik savaşı, ölüm-kalım mücadelesi veya egonun tatmini olarak görmeyip sadece eğlenmek olmalıdır amaç.

Rakip ne kadar zorlu olursa spordan alınacak yarar da o kadar fazla olacaktır. Arkadaşlık rakip sizi zorlamaya başladığında biter, artık hedefe giden yolda geçilmesi gereken bir engeldir.

Ve maç biter...

Bir kazanan olabilmesi için kaybeden de olmalıdır. Maçın sonunda tokalaşılır ve teşekkür edilir. Anlamı, sonuç ne olursa olsun herkesin bu maçtan bir yarar sağladığıdır. Unutmayalım ki en iyi rakip en zorlu rakiptir.

Bunu biliyor musunuz?

Tenis terminolojisinde sıfır “love” olarak anılır. Orijinin Fransızca yumurta anlamında “l’oeuf” olduğu söylenir. Bu kelime de “boş” anlamında kullanıldığı gibi yumurtanın da şekli sıfıra benzer.

Mete Yaylalı  27 Eylül 2007